Boşanma ve Nafaka - En Sık Sorulan Sorular

Boşanma süreci, çiftler için yalnızca duygusal değil, aynı zamanda hukuki açıdan da oldukça karmaşık ve kafa karıştırıcı olabilir. Bu dönemde pek çok kişi kulaktan dolma bilgilerle hareket eder ve yanlış bildiklerini doğru sanarak hak kaybına uğrayabilir. Aşağıda bu konuya dair en çok karşılaşılan yanlışları ve işin doğrusunu sade ve anlaşılır şekilde sizin için derledik.

Boşanma sonrası nafaka, mal paylaşımı ve anlaşmalı boşanma gibi konularda toplumda yaygın yanlış anlamalar bulunmaktadır. Bu belirsizlikler, süreci daha da karmaşık ve stresli hale getirmektedir. Doğru bilgiye ulaşmak ve haklarınızı korumak için bilinmesi gereken temel noktaları bu yazıda bulabilirsiniz.

1. Boşanmada sadece erkek mi kadına nafaka verir?

Yanlış bilinenin aksine kanunda nafaka için bir cinsiyet belirtilmemiştir. Nafaka, sadece kadın lehine değil; ekonomik durumu zayıf olan eş lehine hükmedilir.

2. Nafaka süresiz midir? Evlilik süremiz çok kısa olsa dahi nafaka ödemek zorunda mıyım?

Türk hukukuna göre yoksulluk nafakasının amacı, boşanma nedeniyle ekonomik olarak zayıf düşen tarafa destek olmaktır. Nafaka, bu amaç ile verildiği ve ekonomik zayıflığa düşen tarafın, ekonomik zayıflığının ne zaman biteceği belirli olmadığı için, nafakalar mahkemeler tarafından genellikle belirsiz süreli olarak verilir. Ancak taraflar her zaman nafakanın azaltılması veya tamamen kaldırılması için mahkemeye başvurabilir.

3. Evimiz/Arabamız eşimin üzerine kayıtlı, onun mu olacak?

Eşlerin her biri, evlilik süresince edinilen mallarda %50 hak sahibidir. Boşanmada mallar kimin üzerine kayıtlı olursa olsun, genel kural eşlerin yarı yarıya paylaşmasıdır. Ancak miras yoluyla edinilen mallar olduğu durumlar gibi istisnalar oolabilir. Miras malları kişisel mal sayılır ve paylaşmaya dahil edilmez.

4. Eşim çalışıyor, ben çalışmıyorum. Evimizi/arabamızı kendi kazandığıyla aldığını ve onun olacağını söylüyor, doğru mu?

Yukarıda belirtildiği gibi, eşlerin her biri evlilik süresince edinilen mallarda %50 hak sahibidir. Eşlerden biri dışarıda çalışmasa dahi, aile birliğine yaptığı katkılar dikkate alınır. 2002 yılında yürürlüğe giren Türk Medeni Kanunu ile “edinilmiş mallara katılma rejimi” benimsenmiştir. Bu nedenle çalışmayan eşin de ortak mallarda hakkı vardır.

5. Yeni evlendik, anlaşmalı boşanabilir miyiz?

Anlaşmalı boşanma için evliliğin en az 1 yıl sürmüş olması ve eşlerin mahkemeye birlikte başvurması şarttır. Henüz 1 yılı dolmamış evliliklerde anlaşmalı boşanmak mümkün değildir.

6. Nafaka Türleri Nelerdir?

Evliliğin sona ermesi sonrası tarafların maddi ve manevi olarak etkilenmesi kaçınılmazdır. Bu süreçte en çok merak edilen ve uygulamada en fazla uyuşmazlığa neden olan konulardan biri de nafaka uygulamasıdır. Nafaka; boşanma sonrasında taraflardan birinin ekonomik olarak mağduriyet yaşamasını önlemek amacıyla, diğer tarafça düzenli ödeme yapılması şeklinde ortaya çıkar. Bu ödeme biçimi halk arasında "nafaka" olarak bilinse de, hukuken nafakanın türleri, koşulları ve süresi farklılık göstermektedir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’na göre nafaka uygulaması üç ana başlık altında incelenmektedir:

6.1. Tedbir Nafakası Tedbir nafakası, boşanma davası süreci devam ederken, geçici olarak yoksulluğa düşebilecek olan taraf veya çocuğun korunması amacıyla verilir. Yargılama süresi boyunca uygulanırve dava sonunda sona erer. Aynı zamanda maddi gücü elinde tutan tarafın boşanma sürecinde ekonomik şiddet uygulamasını önlemektedir.

6.2. İştirak Nafakası İştirak nafakası, boşanma sonrası çocuğun bakım, eğitim ve diğer ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla, çocuğun velayeti kendisinde olmayan tarafça ödenen nafakadır. Çocuk reşit olduğunda sona erer.

6.3. Yoksulluk Nafakası Yoksulluk nafakası, boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek tarafa, diğer tarafça ödenen ve genellikle süresiz olan bir nafaka türüdür. Bu nafaka, boşanmada tam kusurlu olmayan tarafa verilir. Halihazırda yoksul olan ya da daha sonra yoksulluğa düşen taraftan yoksulluk nafakası talep edilemez.

Yoksulluk nafakasının süresiz olması toplumda tartışmalara neden olmaktadır. Ancak bu durum nafakanın ömür boyu süreceği anlamına gelmez. Nafaka alan kişi yoksulluktan kurtulursa ya da nafaka ödeyen kişi yoksul duruma düşerse, mahkemeye başvurarak nafakanın kaldırılmasını talep edebilir.

Toplumda kadınların uzun yıllar sosyal ve ekonomik yaşamdan uzak kalması nedeniyle boşanma sonrası yoksulluğa düşen tarafın genellikle kadınlar olduğu unutulmamalıdır. Bu nedenle süresiz nafaka, ekonomik eşitsizliği dengelemeye yönelik önemli bir hukuki korumadır.

Hukuki Süreç

Evliliğin sona erdirilmesi sürecinde mahkemenin adil karar verebilmesi için tarafların ekonomik durumları, çocukların geleceği ve kusur durumutitizlikle değerlendirilmelidir. Hukuki süreç doğru şekilde yürütülmezse hak kayıpları yaşanabilir. Bu nedenle boşanma sürecine ilişkin her aşamada uzman bir avukattan destek almak büyük önem taşır.

Neden Tigin & Gençer?

Dava süreci başlangıcında müvekkil ile avukatlık sözleşmesi yapılmakta ve davanın özen, sorumluluk ve basiret ile yürütüleceği garanti altına alınmaktadır. Tüm hukuki süreç, şeffaf şekilde müvekkile bildirilmekte ve gelişmeler hakkında yazılı olarak bilgilendirme yapılmaktadır.

  • Türkiye genelinde, geniş kapsamlı aile hukuku danışmanlığı
  • Her müvekkil için özenli ve sonuç odaklı çözüm önerileri
  • Ekonomik hak kayıplarını önlemeye yönelik önleyici hukuki danışmanlık
  • Boşanma, nafaka ve velayet davalarında uzman kadro
  • Tüm dava süreçleri boyunca hukuki destek ve danışmanlık